
Geçtiğimiz Temmuz ayında McKinsey, “Seizing the Agentic AI Advantage” adlı raporu yayımladı. Bu raporda yer alan noktalar, danışmanlık verdiğimiz firmalarda gördüklerimizle de örtüşüyor. AI entegrasyonunda iki yaygın hata var. Bu hatalar, şirketlerin yapay zekâdan geniş ölçekte fayda elde etmesini engelliyor ve bazen yeni riskler bile yaratıyor.
Hata #1: Küçük Pilotlarla Yetinmek
CEO’lar ve CFO’lar, bütçe kontrolü adına sadece küçük yapay zekâ projelerini onaylıyor. Bu anlaşılabilir bir yaklaşım, ancak teknolojiyi sürekli “beta seviyesinde” tutuyor.
- Şirket ölçeklenebilir öğrenme ve yatırım geri dönüşü (ROI) oluşturamıyor.
- Çalışanlar yapay zekâyı gerçek iş süreçlerinde deneyimlemediği için dönüşüm ivmesi oluşmuyor.
- Özellikle Agentic AI’nin en güçlü etkiyi yaratabileceği iş süreçlerinde değer kayboluyor.
Hata #2: Verimsiz Süreçlerin Üzerine Agent Koymak
Teknik ekipler ve iş birimleri, süreçler verimsiz olsa bile Agentic AI’yi doğrudan mevcut süreçlerin üzerine entegre etmeye çalışıyor.
- Verimsiz süreç + agent = daha hızlı ama hâlâ hatalı döngüler.
- Yeni riskler doğuyor: bağlamdan kopuk kararlar, izlenemeyen adımlar, geri alınması zor eylemler.
- Süreçleri düzeltmek yerine, agent’lar daha büyük problem döngüleri oluşturuyor.
Doğru Yaklaşım: Süreç Odaklı Düşünmek
Teknoloji entegrasyonu (bulut, AI veya Agentic AI fark etmez) her zaman iş süreçlerinin baştan sona anlaşılması ve yeniden tasarlanmasıyla başlamalıdır.
- Değer akışı haritalanmalı, darboğazlar belirlenmelidir.
- Agentic AI için en uygun alanlar seçilmelidir.
- Süreçler uçtan uca yeniden tasarlanmalı, sadece kenar noktalar yamalanmamalıdır.
- İnsan onayı (human-in-the-loop) asla unutulmamalıdır.
Bu şekilde, agent’lar sadece görevleri otomatikleştirmez; gerçek verimlilik ve yenilik getirirler.
90 Günlük Yol Haritası: Bir Şirket Hikayesi
Bir şirket düşünün. Yönetim ekibi yapay zekâyı kullanmak istiyor ama nereden başlayacağını bilmiyor. Tam bu noktada basit bir “90 günlük yol haritası” yardımcı olabilir.
İlk 30 Gün: Resmi Çekin
İlk ay keşif dönemidir. Şirket şu soruları sorar:
“Gerçek değer yaratan süreçlerimiz hangileri? Darboğazlar nerede? Verilerimiz bu yolculuğa hazır mı?”
Farklı iş birimleri ve BT ekipleri bir araya gelir. Bir AI fırsat haritası oluşturulur. Riskler ve öncelikler netleşir. 30 günün sonunda herkes odak noktalarını bilir.
31–60. Günler: Küçük Ama Anlamlı Bir Pilot Tasarlayın
İkinci ayda eyleme geçilir. Hedef çok sayıda küçük test yapmak değil; tek bir sürecin küçük ama tam bir dilimini seçip AI ile çalıştırmaktır.
Örneğin: Müşteri talebinin alınmasından ilk yanıtın verilmesine kadar olan süreç.
Agent’ların karar verebileceği noktalar ve insan onayı gereken adımlar belirlenir.
Veri akışı düzenlenir, güvenlik kuralları oluşturulur.
Bu aşamanın sonunda şirket, gerçek hayata hazır bir pilot sürece sahiptir.
61–90. Günler: Öğrenin ve Genişletin
Üçüncü ayda pilot canlıya alınır. Artık gerçek sonuçlar görünür: döngü süreleri kısaldı mı, hata oranı azaldı mı, çalışanlar nasıl tepki veriyor?
Metrikler takip edilir ve küçük başarılar şirket içinde paylaşılır.
Bu küçük kazanımlar güven oluşturur ve bir sonraki adım için enerji sağlar.
90 günün sonunda şirket yalnızca çalışan bir pilot değil, aynı zamanda nerede devam edeceğini ve nerede duracağını bilen net bir vizyona sahip olur.
Not:
- Bu yazı, McKinsey’nin resmi bir özeti değildir. Danışman olarak kendi görüşlerimi, McKinsey raporundaki bulgularla ve gerçek müşteri projelerindeki gözlemlerimle birleştiriyorum.
- Bu 90 günlük yaklaşım aynı zamanda Project Management Institute (PMI) ilkeleriyle de örtüşür: önce değerlendirme, ardından planlama ve küçük ölçekte yürütme, son olarak da ölçümleme ve ölçeklendirme.










